26 Mayıs 2014 Pazartesi

Beyaz Oda...

Merhaba..:)))

Nihayet fırsat bulup gariban bloğuma el atabildim..:))
Boyama işlerim sonunda bitti, yaptığım işlemler öyle profosyonel değil, bildiğim yapabildiğim kadarı ile elimden geleni yaptım bir takım  hatalarım var ama  ben çıkan sonucu beğendim, sırada beyaz odamız için dikiş projelerim, eğer fırsat bulabilirsem, perdeler ve kırlentlerle ilgili dallı güllü hayallerim var olur inşaallah..

Geçirdiği değişimlerden sonra odamızın adı "Beyaz Oda" oldu, bize göre gayet güzel  oldu, inşaallah bu konuda düşünmekte olan arkadaşlarımıza bir fikir olur....

İşte bizim Beyaz Odamız ve değişim geçiren elemanları......




Önce çatı arasında bekleyen  40 yıllık büro mobilyamızın değişim öncesi duruşu....



Üç sefer üst üste zımpara boya, zımpara boya, zımpara boya işlemleri sırasında çektiği eziyetler......




Veeeeeeeee  işte son hali.......
Ben çok sevdim son halini.......:))))
Onun ve benim, çektiğimiz bütün eziyetlere değdi doğrusu....







Yine çatı arasında bekleyen, tam çöpe atılacakken "beyaza boyansa nasıl olabiler aceba" şeklinde hayaller kurulup bir kenarda dört senedir bekletilen Şeyda ablamızdan yadigar ferforje aynamız, sert fırça ile fırçalandı, tinerle yıkandı.......





Üç kat boya ile boyandı......




Latif usta tarfından itina ile aynası takıldı ve Beyaz Odamızda yerini aldı.......






Bunlarda 12 senedir kullandığımız, sehpa vazifesine ek olarak çocuklarımızın ve yeğenlerimizin büyüme aşamalarında ters çevirip küçük kız kardeşi veya kuzeni içine oturtup evin içinde sağa sola sürerek oyunlardaki araba açığını kapatma vazifesini gören, vermesi gerekenden çok daha fazla hizmet veren emektar zigonlarımızın sondan bir önceki halleri.....




Günler süren zımparalı boyalı işlem basamakları......








Veeee son halleri..................



Sehpanın üzerindeki tepsi, eskiyip kararan gümüş çay tepsimiz 22 senelik olup atmaya kıyılamayanlar kontenjanından faydalanarak çatı katını bekleyip yağlı boya makyajı ile yeniden hayata döner......





Bunlarda evlendiğimiz zaman almış olduğumuz salonun iki duvarını işgal eden köşe vitrinimizden kalan son parçalar, onlara da el atmazsam emin olun uykularım kaçardı......












Veeeeeee işte onların son halleri.........




Evet sizleri Beyaz odamızın "şimdilik" bitmiş hali ile başbaşa bırakırken Allaha emanet ediyorum ...:))))



































15 Nisan 2014 Salı

Sehpa Ve Komidin Boyama, Kısaca DIY Olayı

Herkese gülücüklü merhabalar olsun.....:))

Boya yapmayı severim, dönem dönem evimin kapılarını, duvarlarını, tavanlarını boyamışlığım vardır........ artık elim o kadar fırça gördü ki boya ustalarını beğenmez oldum deeeermişim..........:)))    çok bilmişlik yapmak istemem ama ben bügüne kadar hiç bir ustanın benim gibi özene bezene yere damlatmadan, damlasada anında silip temizleyerek az buçuk işkence ile iş yaptığını  hiç görmedim............... gerçi iş böyle olunca iki günlük iş dört günde anca bitiyo fakat gerçekten sonuç harika oluyo......bana göre..;)))

Uzun zamandır gözüme kestirdiğim bir adet zigon sehpa takımı ve fi tarihinden kalma bir adet büro komidini başlarına geleceklerden habersiz köşelerinde bekleye dursun ben havaların güzel gideceği günler için fırsat kollayıp duruyordum, nihayet bu sabah güneşi parlak ve neşeli görüp mecburi bir sebepten dışarı çıkmak durumunda da kalınca malzemeleri alıp başlamak için koşa koşa evime geldim.....

 Aslında bu tip boyamalar kapalı, esintisiz ve tozsuz bir mekanda yapılsa daha güzel olur ama bir kaç ay önce taşınırken yeni evimizi dezanfekte edecem! temizleyecem! parıldatacam! deyip bol bol çamaşır suyu, yağ çöz ve tiner kullanınca  astım başlangıcı teşhisi ile bir dünya ilaç kullanıp ciğerleri zor toparladım şimdi mecburi olarak açık havada yapmak durumundayım.........Amaaaaan her neyse maksat biraz da eğlence işte, dört dörtlük profesyonel boyama yapacak değiliz ya...:)))


Eveeeett gelelim açık hava boya atölyemizde poz veren sehpa ve komidinimizin maceralarına......








Bunlar malzemelerimiz............. parlak yağlı boya, tiner, parmak rulo, ince zımpara kağıdı, eldiven, (tiner hassas elceğizlerime zarar vermesin diye)   ve zımpara yaparken çıkan tozlardan birde kısmen de olsa boya kokusundan korunmak için maske.......





Ve işte büyük değişime hazırlanan 14 yıllık zigon sehpalarımız.................. "çok! ama çok! heyecanlıyız!" dediler.....





"Şöööyle hafif profilden bir poz daha verelim"




Ve evet, nihayet bir sürü teferruatın ardından sonunda değişimin ilk işlemi olanı zımparalama ile değişim sürecini başlattık, zımpara mobilyanın üzerindeki pürüzsüz yüzeyi pütürlendirip boyanın daha iyi tutunması için zemin oluşturuyo, "zımparasız olmazmı?" derseniz eğer, olur ama boya kullanım sırasında daha kolay kavlayıp daha kolay çizilir.........





İşte ilk sehpamızı zımparalayıp nemli bir bezle tozunu iyice aldık.....





Bu  zımparalanan üçüncü sehpa......





Tozunu da aldık....





Bu da dördüncü ve son sehpa zımpara ve toz alma işlemi sona ermek üzere tabii sehpalarımız için.......












Komidinim nasılda mahzun duruyo....







Bunlar annemin mutfağından çıkan eski çekmeceler kendileri ile ilgili çok renkli planlarım var fakat şimdilik sehpa vazifesi görecekler......






Komidin için zımpara başladı......







Altı, Üstü, sağı, solu......







İçi, dışı.....







Zımpara yapmanın kolay yolu zımpara kağıdının içine avucunuzla rahatça kavrayabileceğiniz dikdörtgen bir takoz koymaktır.....
Peki bulamazsak takozu,  bulamayınca evdeki plastik bir kutu bu işlemi rahat, rahat yapar.....


















Şükür zımpara olayımız bitti........şimdilik!........






En zevkli kısmı...:))))   Boya zamanı......












































 İlk kat boya işlemi sona erdi bu arada açık hava atölyemizin kötü yanı rüzgardan uçuşup sehpacıklarımın bacaklarına yapışmaya çalışan gazete kağıtları.......... amaaaaa ben buna müsade edermiyim!........ bir adet faraş, bir adet keser, bir adet koli bandı ve bir kaç küçük ağırlıkla bu korsan müdahale sona erdirildi.......





Güzel olacak İnşaallah......:)))))










Hazır boyaya elim değmişken çatı arasında paslı bir şekilde bekleyen bu ferforje ayna çerçevesine de bir el atayım.....
Pasını ve tozunu akıtmak için tiner döküp  fırçaladım, sonuç harika.....Tertemiz misss gibi.... 





İlk kat boyaya hazır......





Bu ilk kat boya, bittiği zaman nasıl bir şey çıkacak ortaya merak ediyorum....

Bu günlük bu kadar inşaallah, yarın ikinci zımpara ve ikinci kat boya, üçüncü kat boya, inşaallah hayırlısı ile sona erdirir bitmiş hallerinin resimlerini de koyarım....

Allaha emanet olun...:)))